Akkuyu NGS’nin 1. Ünitesinde kritik bir aşama daha tamamlandı

Mersin’de yapımı devam eden Türkiye’deki ilk ilk nükleer güç santrali olan Akkuyu Nükleer Güç Santrali (NGS) projesinde önemli bir kilometre taşı daha geride bırakıldı. Rosatom’un liderliğinde yürütülen inşaat çalışmalarında, 1. Güç Ünitesi’nin türbin ünitesinde yer alan iki düşük basınç rotorunun montajı başarıyla tamamlandı. Böylece türbin ünitesinin büyük boyutlu bileşenleri tasarım konumuna yerleştirilmiş ve türbin ünitesinin büyük boyutlu bileşenlerinin montajı tamamlanmış oldu.

Akkuyu’da önemli gelişme

Toplam ağırlığı 255 ton olan rotor, ekipman imalat tesisini temsilen bir mühendis tarafından titizlikle gözlemlendi. Montaj işlemi, büyük bir köprü vinci yardımıyla gerçekleştirilirken Akkuyu Nükleer AŞ Genel Müdürü Sergei Butckikh, bu sürecin teknik açıdan karmaşık ve büyük bir hassasiyet gerektirdiğini belirterek şunları söyledi:

“Rotor bir köprü vinç kullanılarak monte edildi. Rotorun montajı, yüksek hassasiyet gerektiren teknik açıdan karmaşık bir işlem olma özelliğini taşıyor. İşlem, başarılı bir şekilde tamamlandı ve Akkuyu NGS’nin 1’inci Ünitesi’nin türbin ünitesinin tüm büyük boyutlu bileşenleri tasarım konumuna monte edilmiş oldu. Türbin ünitesini test etmeye başlamadan önce türbin şaftı hattını ayarlamamamız, ikincil devrenin yoğunluğunu ve sızdırmazlığını sağlamamız gerekiyor. Bu işlemler, çeşitli teknik yapılarda 3 binden fazla bağlantının kaynaklanması anlamına geliyor.”

Montajın tamamlanmasının ardından uzmanlar, ekipman parçalarının hizalanmasını ve konumlandırılmasını doğrulayacak. Bu süreçte parçaların doğru şekilde yerleştirilmesi, türbinin çark cihazına monte edilmesi ve hidrolik testler için işletim sistemlerinin hazır olup olmadığı kontrol edilecek. Bu aşamalar, türbin ünitesinin sorunsuz çalışması açısından büyük önem taşıyor.

Nükleer güç santralinin türbin tesisi, yüksek güçlü bir termal döner motor olma özelliği taşıyor. Silindir rotor, motorun temel bileşenlerinden birini oluşturuyor. Reaktör tesisinin buhar jeneratörlerinde tuzdan arındırılmış sudan üretilen aşırı ısıtılmış buhar, yüksek basınçla rotor kanatlarına veriliyor. Sıkıştırılmış ve ısıtılmış buhardan elde edilen enerji rotorun dönmesini sağlayarak elektrik akımı üreten türbin jeneratörüne aktarılan mekanik enerjiye dönüştürülüyor. Akkuyu NGS’nin türbin tesisi, bir kombine yüksek ve orta basınç modülü, iki düşük basınç modülü ve bir jeneratörden oluşuyor.

Akkuyu NGS’nin önemi

Akkuyu NGS, Türkiye’nin enerji ihtiyacını karşılamak ve enerji arz güvenliğini artırmak amacıyla inşa edilen önemli bir proje olarak öne çıkıyor. Akkuyu, tek başında Türkiye’nin enerji ihtiyacının yüzde 10’unu karşılayacak. Projede kullanılan VVER reaktörler, güvenlik ve verimlilik açısından dünyanın en gelişmiş sistemleri arasında yer alıyor. 3+ Nesil reaktörler ile donatılan santralin her bir ünitesi, 1200 MW kapasiteyle çalışacak. Tesiste bu reaktörlerden 4 adet bulunuyor.

Akkuyu NGS, “Yap-Sahip Ol-İşlet” modeliyle gerçekleştirilen ilk nükleer güç santrali projesi olma özelliği de taşıyor. Daha önceki açıklamalara göre Akkuyu NGS’nin tüm reaktörlerinin 2028’e kadar hizmete gireceği ve santralin yılda 35 milyar kilovatsaat elektrik üreteceği belirtilmişti. Türkiye, 2050 yılına kadar nükleer enerjide 20 GW kapasiteye ulaşmak istiyor. Akkuyu NGS, 4,8 GW’lık kapasite ekleyecek. Bunu Sinop’ta ve Trakya bölgesinde 4 reaktör daha takip edecek. 2050 yılına kadar Türkiye aynı zamanda 5 GW civarında küçük modüler reaktörlere (SMR) sahip olmayı hedefliyor.